(= GÜzEl ŞiİrLeR vE bİr SüRü ResİMlEr =)


 
   

=(UzUn ŞiİrLeR)=

   
 


 

 

=>AnA sAyFa<=

!!! AşK nEdİr!!! ?

=(UzUn ŞiİrLeR)=

?? dÖrTlÜk ŞiİrLeRi??

 


     
 

         =)şiirler(=
       

AşKımIz EfSAne OLaCaKdI

geleceğim demiştim sana
geçmişe beraber son vermiştik oysa
ardımıza bakmayacaktık hayatta
ikimiz el ele yürüyecekdik ikimize ayrılan ait olan yolda

bir efsane olacakdı aşkımız
leylayla mecnun gibi
bir sevda yaşatacaktık
sonu olmayan hayal gibi

kıskanacaklarıdı bizi aşkımızı sevgimizi
imrenerek bakacaklardı çekiştireceklerdi
gülüp geçecekdik
kimse ayıramazdı hani ikimizi????

şimdi ayrıyız sevdiğim
eller kıskanmıyor
imrenmiyorlar da
bizim gülmemiz gerekirken
onlar gülüyorlar biriciğim

çok çabuk unuttun

Gözyaşının bir damlası yere düşmesin diye
Bu canımı feda ettim senin nankör kalbine
Unutmamak için adını yazdım kalbime
Ama sen beni ÇOK ÇABUK UNUTTUN

Ağlatmamak için ben seni yaptım elimden gelenin hepsini
Şimdi ağlıyorum şimdi daha iyi hatırlıyorum o gece söylediklerini
Şimdi hatırlıyorum "asla unutmam" deyişini
Ama sen beni ÇOK ÇABUK UNUTTUN

Bir zamanlar dizime koyduğun başını
Şimdi başka dizlere mi koydun
Aslında fazla geçmedi aradan
Ama sen beni
ÇOK ÇABUK UNUTTUN

Hayat uzun bir yoldur

 




Hayat uzun bir yoldur
Son durak karakoldur
Her kul mucrim bir kuldur
ALLAHIM AFFET BİZİ!

Şucusu ya bucusu
Kalmaz hiç bir hususu
Yoktur savunucusu
ALLAHIM AFFET BİZİ!

Ne şöhret kalır ne şan
Ne kuvvet kalır ne can
Ne de davana bakan
ALLAHIM AFFET BİZİ!

Amellerin ordadır
O gÜn herkes zordadır
GÜnahkarlar nârdadır
ALLAHIM AFFET BİZİ!

Mahkeme kurulacak
Sorular sorulacak
Karara varılacak
ALLAHIM AFFET BİZİ!

Yoktur kaçacak yerin
Tutulacak dillerin
Konuşacak ellerin
ALLAHIM AFFET BİZİ!

Pişman olmak geçersiz
özÜr dilemek yersiz
Artık her şey değersiz
ALLAHIM AFFET BİZİ!

Orası hasat yeri
Şer eken bulur şerri
Kimse dönemez geri
ALLAHIM AFFET BİZİ!

Sen Beyaz Bir Kadınsın


asıl büyük sarhoş benim uzaktaki
ben ki tek damla şarap içmedim
ekmeğin beyaz zeytinin siyah olduğunu biliyorum
asıl büyük sarhoş benim uzaktaki
benim kusturucu sarhoşluğum
yoksulluğum

yüzüme bakmasan da yağmura düşürsen de gözlerini
gözlerime bakmasan da ne kadar
o kadar aydınlığın gökyüzüme uzanıyor
uykularımda nefesinin sıcaklığı
o kadar
hangi akşam kapımı çalan sen değilsin
sen değil misin
gizli bir kıvılcım gibi gözbebeklerimde duran
umutsuzlandığım her akşam
senin rüzgârın almıyor mu uğultulu yorgunluğumu
yoksulluğun eşiğinde kapaklandığım zaman
ellerimden sımsıkı tutmuyor mu
senin
iyimserliğin

bu tezgâhı kurdumsa ben senin için kurdum
senin için dokuduğum basma ve pazen
denizin yeşilinden süzdüğüm balık
göğün mavisinden çaldığım kuş
senin için
felsefe okudumsa iktisat okudumsa geceyarıları
boğazım kurumuş içim bir kalabalık
sıcacık mısralar okudumsa yunus’dan
senin için okudum
geceyarıları

sen beyaz bir kadınsın
uzaktaki
gözlerin aklımdan çıkmıyor
sen beyaz bir kadınsın karanlıkları dinleyen
uzaktaki
sarmaşıkları duyuyor musun rüzgârda
yorgun başını üşümüş yastığına koyuyor musun
uyuyor musun

ben sana mecburum


ben sana mecburum bilemezsin
adını mıh gibi aklımda tutuyorum
büyüdükçe büyüyor gözlerin
ben sana mecburum bilemezsin
içimi seninle ısıtıyorum

ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
bu şehir o eski istanbul mudur
karanlıkta bulutlar parçalanıyor
sokak lambaları birden yanıyor
kaldırımlarda yağmur kokusu

ben sana mecburum yoksun
sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
insan bir akşamüstü ansızın yorulur
tutsak ustura ağzında yaşamaktan
kimi zaman ellerini kırar tutkusu
birkaç hayat çıkarır yaşamasından
hangi kapıyı çalsa kimi zaman
arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

fatih'te yoksul bir gramofon çalıyor
eski zamanlardan bir cuma çalıyor
durup köşe başında deliksiz dinlesem
sana kullanılmamış bir gök getirsem
haftalar ellerimde ufalanıyor
ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
ben sana mecburum sen yoksun

belki haziranda mavi benekli çocuksun
ah beni bilmiyor kimseler bilmiyor
bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
belki yeşilköy'de uçağa biniyorsun
bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
belki körsün kırılmışsın telaş içindesin
kötü rüzgâr saçlarını götürüyor

ne vakit bir yaşamak düşünsem
bu kurtlar sofrasında belki zor
ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
ne vakit bir yaşamak düşünsem
sus deyip adınla başlıyorum
içim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
hayır başka türlü olmayacak
ben sana mecburum bilemezsin

üçüncü şahsın şiiri


gözlerin gözlerime değince
felaketim olurdu ağlardım
beni sevmiyordun bilirdim
bir sevdiğin vardı duyardım
çöp gibi bir oğlan ipince
hayırsızın biriydi fikrimce
ne vakit karşımda görsem
öldüreceğimden korkardım
felaketim olurdu ağlardım

ne vakit maçka'dan geçsem
limanda hep gemiler olurdu
ağaçlar kuş gibi gülerdi
bir rüzgâr aklımı alırdı
sessizce bir cıgara yakardın
parmaklarının ucunu yakardın
kipriklerini eğer bakardın
üşürdüm içim ürperirdi
felaketim olurdu ağlardım

akşamlar bir roman gibi biterdi
jezabel kan içinde yatardı
limandan bir gemi giderdi
sen kalkıp ona giderdin
benzin mum gibi giderdin
sabaha kadar kalırdın
hayırsızın biriydi fikrimce
güldü mü cenazeye benzerdi
hele seni kollarına aldı mı
felaketim olurdu ağlardım





               bu şiirler bana ait deildirrr .. (alıntıdır)

 
 

 

 
=>TuGbA nUr<=
=(GiTtİğİnNiZdE bİrDaHa BeKlErİm)= Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol